Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:


Bütün Yazıları


Narın faydaları ve demir eksikliği

Nefes darlığına Karayemiş

Nefes darlığına Keçiboynuzu

Okul hastalıkları için şifa reçeteleri

Osteoporozla mücadele çocuklukta başlamalı

Ostrojen meme kanseri yapmıyor

Ödemi hafife almayın

Papatya ile gelen sağlık

Pekmez, kansızlık için en iyi ilaç

Peynir suyu İLAÇ gibi

Polenler uykunuzu bölmesin

Posalı besinler kanseri önlüyor

Prostat kanseri ve domates

Prostat ve rahim kanserine lahana

Rahat bir uykunun yolları

Ruh haline göre seçilecek besinler

Sağlığımıza kuru destek

Sağlığımızın anahtarı Antioksidanlar

Sağlık için posa

Sağlık ve vitamin topu greyfurt


1 2 3 4 5 6 7 8 9

 
Yazı boyutunu büyütmek için      Yazıcı için

Meyve ne zaman yenir

Tok karnına yenilen meyveler, midede fermantasyona (mayalanma) uğrayarak alkole dönüşüyor

En mükemmel yiyeceklerin başında meyve geliyor. Çünkü meyveler, vücuda en fazla yarar sağlayan ancak sindirim için en az enerji gerektiren gıda türüdür. Meyvelerin büyük kısmı ince bağırsaklarda sindiriliyor. Eğer meyve, aç karınla yenirse, kısa sürede ince bağısaklara iniyor ve şekeri, vitamini fazla bir kayba uğramadan kana geçiyor. Eğer midede; et, patates, makarna, nişasta gibi şeyler varsa, yani meyve yemekten sonra yenmişse, bu meyve midede kalıyor ve mayalanmaya başlayarak rahatsızlık veriyor.
Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Türk, vücut için çok önemli bir besin grubu olan meyvelerin tüketiminin doğru bir zamanlaması olduğunu belirterek “Aksi takdirde yararı şöyle dursun, meyveler adeta vücuda ek bir yük oluşturur” diyor.

ASİT VE ALKOL OLUŞUYOR

Yemek sırasında ve yemekten sonraki 2 saat içinde tüketilen meyvelerin, midede fermantasyona (mayalanma) yol açarak, asit ve gaz üretimine sebep olduğunu vurgulayan Prof.Dr. Türk, bu konuda şunları ifade ediyor: “Yemekle birlikte mideye gelen meyve, fermante oluyor ve şişkinlik yapıyor, yiyen kişiye rahatsızlık veriyor. Fermantasyon sırasında midede bir nevi alkol oluşuyor. Ancak bu dışardan alınan alkolle aynı değil... Bu durum yenen gıdaları besin olmaktan çıkarıyor, vücuda yük haline getiriyor. Yani besinler gıda maddesi özelliğini kaybediyor. Meyvelerin vücuda sağladığı yararlar da çok azalmış oluyor. Ayrıca karaciğer başta olmak üzere sindirimle ilgili tüm organlara, bu asit ve gazı yok edebilmek için normalden daha fazla yük biniyor.”
Prof. Dr. Türk, meyvenin vücuda sağladığı katkılardan yararlanılmak isteniyorsa, elma, armut, portakal gibi tüm meyvelerin yemekten en az 2 saat önce ya da yemekten en az 2 saat sonra yenmesi gerektiğini hatırlatıyor.

SALATA DA YEMEKTEN ÖNCE

Sağlıklı beslenme açısından salataların da yemekten önce yenilmesinin doğru olacağını ifade eden İç Hastalıkları ve Nefroloji uzmanı Prof. Dr. Türk, Batı ülkelerinde salataların hep ana yemekten önce geldiğini, salatada kullanılan sebzelerdeki liflerin mideyi rahatlattığını, bu sebeple salatanın yemekten önce tüketilmesinin tavsiye edildiğini sözlerine ekiyor.


Selülitlerden kurtulmanın yolu

Son zamanlarda basında bir selülit tartışmasıdır sürüp gidiyor. Özellikle magazin basınında “hangi sanatçıda selülit var, hangisinde yok, hangisinin selülitleri daha fazla...” türünden haberler birbirini izliyor. Biz de, bu furyaya, selülitlerden kurtulmanın çözüm yolunu gösteren kısacık bir yazı ile katılalım dedik. Cildinizde oluşan portakal kabuğu görünümlü selülitler canınızı çok sıkıyorsa, kolayca hazırlayabileceğiniz bir karışımla bunlardan kurtulabilirsiniz. Bunun için sabahları, 1 litre sıcak suya 1 tatlı kaşığı rezene, bir tatlı kaşığı anason ve 1 tatlı kaşığı biberiye atın. Bu karışımı kısık ateşte 5 dakika kadar kaynattıktan sonra 10 dakika demlenmeye bırakın. Soğuyan karışımı, süzdükten sonra gün boyunca bol limonla tüketin. Bu karışımı düzenli olarak bir süre kullandıktan sonra selülitlerinizin yavaş yavaş yok olduğunu ya da en azından gözle görülmeyecek kadar azaldığını farkedeceksiniz.


OT DEYİP GEÇMEYİN

İdrar yollarını temizleyen bitki

ANDIZ OTU

Nemli yerlerde yetişen ve yaklaşık 1 metre kadar boyu olan, bir çeşit ottur. Andız otu bazı yörelerde “atgözü” diye de bilinir. Yaprakları büyük, yumuşak ve yuvarlaktır. Çiçekleri sarı renkte olup, acı ve kokuludur. Meyveleri küçük fıstık kozalağına benzer. Faydasına gelince: Mideyi kuvvetlendirir. Balgam söker. Mikropları öldürür. Vücutta biriken tuzu atar. Üremi, nefrit, sistit, idrar yolları hastalıkarında faydalıdır. Nefes darlığını giderir. Karaciğer hastalıklarını tedavi eder.

Albümini ve şekeri düşürür

TERMİYE

Baklagillerden acı taneleri olan termiye daha çok “acı bakla” olarak bilinir. Sağlık için bu acı taneleri kullanılır. Oldukça besleyici olan acı bakladan günde bi kaç tane yenirse şekeri de düşürür. Diğer faydaları ise şunlar: İdrar söktürür ve idrar yollarını temizler. Böbrek iltihabını giderir. Böbrek taş ve kumlarının düşürülmesine yardımcı olur. Baş ağrılarını dindidir. Albümin miktarını düşürür. Vücutta biriken tuzu atar.

AKLINIZDA BULUNSUN

Kolay ezber için havuç

Hafızayı güçlendirmek için de havuç, ananas, avokado, zencefil, kimyon gibi yiyecek ve baharatların tüketilmesini isteyen uzmanlar, bu besinlerin öğrenme konusundaki yararlarını şöyle sıralıyor: ‘’Havuç, beyin metabolizmasını canlandırarak, hatırlama yeteneğini arttırır, bir şey ezberlerken bir küçük tabak sıvı yağlı havuç salatası yiyin. Uzun bir metin ezberleyebilmek için fazla miktarda C vitaminine ihtiyaç vardır. Ananas bunu sağlar. Avokado, kısa süreli hafıza içindir. Fazla miktarda yağ asidi içerir. Çalışırken yarım avokado yeterlidir.’’

Kuru ve normal ciltlere krem

Evde hazırlayacağınız gece kremi ile harika sonuç alacaksınız. İki çorba kaşığı kakao yağı, üç çorba kaşığı badem yağı ve iki çorba kaşığı lanolini hafif ateşte eritin. İki tatlı kaşığı gül suyu ve yarım tatlı kaşığı eritilmiş bal ekleyin. (Gül suyu yerine maden suyu da olabilir.) Karışım soğuyunca bir adet E vitamini kapsülü de ekleyip karıştırın. Soğuduktan sonra buzdolabında saklayın ve akşamları yatarken cildinize uygulayın. (06 Nisan 2008)
 

Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.