Çaykur tarafından bir süreden beri deneme üretimi yapılan beyaz çayın, kanserden damar sertliğine kadar pek çok hastalığa iyi geldiği bildirildi.

Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, mayıs ayında başlattıkları beyaz çay deneme üretiminden olumlu sonuç aldıklarını belirtti. Yüce “Beyaz çaya, çayın anzer balı diyebiliriz. Sağlık yönünden çok faydalı, ancak ekonomik anlamda çok pahalı bir ürün. Çünkü, çay fidanının en kıymetli yeri olan tepe tomurcuğundan üretiliyor. Bu tomurcuğu toplamak ise oldukça güç ve zaman alıyor. Bu sebeple fazla üretim imkanımız yok’’ dedi.

Beyaz çayın taşıdığı vitaminler itibariyle pek çok hastalığa iyi geldiğini anlatan Yüce, ‘’Beyaz çay, kanser hücrelerini etkisiz hale getiriyor, hücreleri yeniliyor, tansiyonu düzenleyip, yaşlanmayı geciktiriyor. Akciğer, mide, bağırsak kanseri riskini azaltıyor. Damar sertliğini, kemik erimesini önlüyor, kan şekerini düzenliyor, damarları güçlendiriyor, derinin yenilenmesini hızlandırıyor, gribi önlüyor’’ diye konuştu.


Çok pahalı
Beyaz çayın kilosunun dünya piyasasında 50 ile 250 dolardan satıldığını dile getiren Yüce, genelde Avrupa ve ABD’de maddi durumu iyi olanların kullandığını çayın, buralarda eczanelerde de gram işi satıldığını kaydetti.

Talep üzerine laboratuar şartlarında 50 ve 100 gramlık ambalajlarda ürettikleri beyaz çayda başarıyı yakaladıklarını vurgulayan Yüce, şunları söyledi:

“Şu ana kadar sipariş üzerine deneme mahiyetinde yaptığımız beyaz çay üretiminden olumlu sonuç aldık. Ürettiğimiz çayları 1-2 sefer demlemeye yetecek kadar isteyenlere verdik. Beyaz çay ilaç niyetine kullanılan bir ürün. Fiyat belirlemek için henüz erken. Üretimimizi talepler doğrultusunda laboratuar şartlarında sürdürmeyi planlıyoruz.”


Ayva sindirim sisteminin dostu
Zengin protein, karbonhidrat, kalsiyum, demir, fosfor, potasyum, sodyum ve C vitamini kaynağı olan ayvanın, mide ve sindirim sisteminizin adeta bir can simidi olduğunu biliyor musunuz?

Evet, tatlısı ve reçeli herkes tarafından sevilerek tüketilen ayva, Türk mutfağında en bol kullanılan meyvelerden biridir. Ancak daha da önemlisi; mideden bağırsaklara, karaciğerden solunum sistemine kadar, vücudumuz için tam bir sağlık kaynağıdır.


Mükemmel bir şifa kaynağı

* İshali keser.

* Dizanteri hastalığının tedavisine yardımcı olur.

* Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir, ince bağırsak iltihabını giderir.

* Şurubu ile gargara yapılırsa boğaz iltihaplarını geçirir.

* Kandaki yabancı maddelerin dışarı atılmasını sağlayarak kanı temizler.

* Karaciğerin düzenli çalışmasını sağlar.

* Göğsü yumuşatarak öksürüğü keser, veremin tedavisine yardımcı olur.

* Kadınlarda görülen akıntıyı keser.

* Sebepsiz çarpıntıları önler.

* Basur memelerinin iltihabını kurutur.

* Çekirdeklerinden yapılan merhemi, deri hastalıklarına, yanmalara ve göz iltihaplarına karşı kullanılır.

* Çekirdekler, boğazdaki ağrıları ve kızarıklıkları da giderir.


Enerji kaynağı Pekmez
Pekmez, soğuk kış günleri için mükemmel bir enerji kaynağıdır. Yoğun mineral içeren pekmez, yeteri kadar tüketildiğinde günlük kalsiyum, demir, potasyum ve magnezyum ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamaktadır. Beslenme uzmanları, bu özellikleri sebebiyle hamile ve emziklilerin, tüberkülozlu hastaların, iyileşme dönemindeki kişilerin diyetinde pekmezin yer almasını tavsiye ediyor. Pekmezde bol miktar bulunan besin öğelerinden biri de kromdur. Dokuların krom içeriği, hamilelikte ve yaşlılıkta büyük ölçüde azalmaktadır. Bu açıdan pekmez onlar için önemli bir kaynaktır.

Üzüm pekmezi çocukların ihtiyacını sağlayacak oranlarda kalsiyum ve fosforu da ihtiva etmektedir.

Fazla enerji harcanması gereken işlerde çalışanlar, sporcular, gebe ve emzikli anneler, kansızlık durumu olanlar bol bol pekmez yiyerek enerji ihtiyaçlarını karşılaya bilirler.

Günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli beslenme problemlerinden biri olan demir yetersizliğinde, hücrelere oksijen taşınamamakta, bu da bitkinlik ve kansızlıkla sonuçlanmaktadır. Günlük tüketilen gıdaların çoğu (bilinçli bir seçim yapılamazsa) demir ihtiyacını karşılayamamakta, bu durum özellikle de çocukların, hamilelerin ve vejeteryanların beslenmesinde problem olmaktadır. Bu açıdan pekmez önemli bir kaynaktır.


Kırışıklara karşı elma ve kaymak maskesi
Ciltte, özellikle boyun ve yüzde oluşan kırışıklıklar, kadınlar için son derece rahatsız edicidir. Bunların giderilmesi de oldukça zordur. Bu iş için, kaymak ve elma ile hazırlayacağınız maskeden yararlanabilirsiniz. Bu maskeyi hazırlamak için soyulmuş bir elma ve üç kaşık kaymağı mikserle bir kaç dakika karıştırmanız yeterli. Karışımı cildinize yaydıktan sonra temiz bir bezle yüzünüzü kapatın. Yaklaşık on dakika bekledikten sonra maskeyi silin ve yüzünüzü ılık suyla temizleyin.

Bu maskenin ne işe yaradığını sorarsanız şunu söyleyebiliriz; Kaymak cildi yumuşatır, nemlendirir ve cilde elastikiyet kazandırır. Kırışıklara karşı da etkilidir. Elma ise cildin diri kalması ve gerginleşmesi için önemli etki sağlar.

Haftada bir kez, sabahları veya akşamları yatmadan önce bu maskeyi uygulayabilirsiniz. Bir süre sonra cildinizin elastikiyet kazandığını ve gerginleşmeye başladığını göreceksiniz.


Akıl ve ruh sağlığı için ‘Omega-3’
Doğal beslenmenin sağlığımız açısından ne kadar önemli olduğu her geçen gün biraz daha iyi anlaşılıyor. Son olarak Amerikalı bilim adamları, akıl ve ruh sağlığının korunması için, “Omega-3” maddesinin bol bulunduğu soğuk su balıkları, ceviz, fındık, lahana, buğday, soya fasulyesi, mısır, yumurta ve ıspanak gibi besin maddelerinden oluşan bir beslenme listesini tavsiye etmeye başladılar.

Ünlü Newsweek dergisinde de yayınlanan habere göre; Amerikalı bilim adamları, akıl hastalıkları ve özellikle depresyonun yediğimiz besinlerle ilişkisini araştırırken hayret verici sonuçlara ulaştılar. Çünkü Omega-3 içeren gıda maddeleri; beyni güçlendirerek strese karşı dirençli hale getiriyor, ileride ortaya çıkabilecek depresyon, doğum sonrası depresyon ve intihar eğilimi gibi rahatsızlıkları önlüyordu.
(28.11.2005)