Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:


Bütün Yazıları


Kuzukulağı ve cildinize göre bakım

Lahananın bilinmeyen faydaları

Limonun faydaları

Makarna ile kilo verin

Maydanozun faydaları

Melissa çayı iç rahat uyu

Meme kanserini lif ve posayla önleyin

Meyve ne zaman yenir

Meyve ve sebze suyu

Mısırın faydaları ve renkli lens

Mısırın püskülü ve yaban çileği

Mide gazlarından bitkilerle kurtulun

Mide kanseri ve saçlarda dökülme

Mide şişkinliği ve bulantı

Mide ve bağırsak gazının ilacı Tarçın

Muşmula ve Selülitler

Mutfağımızdaki doktor Kekik

Mutluluk veren besinler

Nanenin faydaları

Nar, bol salata ve maskeli güzellik


1 2 3 4 5 6 7 8 9

 
Yazı boyutunu büyütmek için      Yazıcı için

Kalbiniz ve hazmı kolaylaştırıcı formüller

Uyarılar:
- Enfarktüs geçirenler, damar sertliği bulunanlar, kalbinde yağlanma olanlar, karaciğer yetersizliği ile karşı karşıya kalanlar kesinlikle yağlı sığır ve koyun eti yememelidir. Yağlarını ayıkladıktan sonra yağsız kısmından yiyebilirler.

- Kolesterolü yüksek olanlar; iç yağ, kuyruk yağı, yağlı et ve sakatattan uzak durmalıdır.

- Müzmin kabızlıktan şikayet edenler, yağlı da olsa, yağsız da olsa fazla et yememelidir.


Uçuğa kahve ve sarımsak
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Gürer, antiviral ilaçların yanı sıra kahve ve sarımsağın da uçuğa iyi geldiğini söyledi.

Uçuğa sebep olan virüsün organizmadan kolay kolay atılamadığını, uçuk iyileşse de çok dirençli olan mikrobun vücutta kalabildiğini belirten Prof. Dr. Gürer, kahve, sigara külü, sarımsak ve tentürdiyotun, virütik bir hastalık olan uçuğun iyileşmesini sağladığını belirtti. Prof. Dr. M. Ali Gürer, “Sık sık uçuk çıkanların ağızdan antiviral ilaçları kullanması gerekir. Arada sırada uçuk oluşuyorsa yaranın üzerine uçuk merhemlerinin sürülmesi yeterlidir” diye konuştu. Uçuğun genellikle vücudun zayıf düştüğü dönemlerde aktif duruma geçtiğini kaydeden Prof. Dr. Gürer, kavun ve patlıcan gibi yiyeceklerin ise yaranın büyümesine sebep olduğunu anlattı.


Portakal safra taşlarını engelliyor
Son 10 yılda yaklaşık 13 bin kadın ve erkek üzerinde yapılan bir çalışma, yeterli C vitamini almayanlarda safra kesesi hastalıklarının daha fazla görüldüğünü gösterdi. Önceden yapılan daha küçük çalışmalar da benzeri sonuçlar vermişti. Safra kesesi, kolesterole aşırı doyduğunda safra taşları oluşabiliyor. Ancak, C viamini kolesterolün safra asitlerine dönüşümünü önlüyor. Yani, C vitamini kullananlarda safra taşı riski daha azalıyor. Bu sonuçları değerlendiren uzmanlar, günde bir portakal yemenin Safra kesesi taşlarının oluşumunu engelleyebileceğini belirttiler.


Anne sütü ile beslenen bebeklerde kalp hastalığı riski daha az
Anne sütü ile beslenen bebeklerin mama ile beslenen bebeklere göre çocukluk döneminde daha az bulaşıcı hastalık ve alerji geçirdiği biliniyordu. Günümüzde anne sütü ile beslenen bebeklerin ileride daha sağlıklı yetişkinler oldukları da ortaya çıktı. Hollanda’da 1943-1946 yılları arasında doğan 625 kişiden 1995-1996 yıllarında kan alınarak yapılan bir çalışmaya göre,bebekliğinde anne sütü ile beslenenlerde şeker hastalığına ve kalp hastalıklarına yakalanma riskinin, mama ile beslenenlere göre daha az olduğu tespit edildi.


Hipertansiyonun ilacı zeytinyağı
Hipertansiyonlu hastalar üzerinde yapılan bir araştırma; zeytinyağının, hipertansiyon ilaçlarına olan ihtiyacı azalttığını ortaya koydu. Araştırma sırasında; hipertansiyonlu hastaların yarısında zeytinyağı, yarısında da çiçek yağı tüketimi artırıldı. Bir yıllık süre sonunda; zeytinyağı tüketimini artıran hipertansiyon hastalarında ilaca duyulan ihtiyaç yüzde 48 azalırken, bu oran çiçek yağı kullananlarda, ancak yüzde 4 oldu.

Hatta; zeytinyağı tüketimini artıran hastaların 8’i ilaç kullanımını tamamen bırakabildi. Araştırmacılar, zeytin yağının hipertansiyon üzerindeki olumlu etkisini, çiçek yağında bulunmayan antioksidan tesirli polifenollere bağlıyor.


Hazmı kolaylaştırıcı formüller
Et konusunda yukarıdaki uyarıların yanı sıra, bugünlerde ihtiyaç duyulacağı ihtimaliyle sizlere özellikle hazmı kolaylaştırıcı çok basit formüller vermek istiyoruz. İşte bunlardan bazıları.

Karbonat:
Bir bardak suya 2 kahve kaşığı karbonat konup eritilir. Yemekten sonra tamamı içilir.


Limon ve bal:
Bir çay bardağı sıcak suya 2 çorba kaşığı limon suyu ile 1 tatlı kaşığı süzme bal konur. İyice karıştırılıp içilir.


Anason ve bal:
Bir su bardağı sıcak suya 1 kahve kaşığı anason konur. 10 dakika bekletildikten sonra süzülür. Üzerine 1 kahve kaşığı süzme bal ilave edilerek yemekten sonra içilir.


Limon, maden suyu, karbonat:
1 su bardağına bir kahve fincanı limon suyu konur. Üzeri su ile doldurulup bir kerede içilir. Arkasından 1 su bardağı maden suyuna bir kahve kaşığı karbonat karıştırılıp içilir.


Adaçayı ve papatya:
4 bardak suya 1 çorba kaşığı adaçayı ile aynı ölçüde kuru papatya konarak 10 dakika kadar kaynatılır. Süzülen bu su, günde 3 kere birer çay bardağı yudum yudum içilir.


Siyah turp ve bal:
Orta büyüklükte bir turp, kabukları soyulduktan sonra rendelenir. Üzerine 2 çorba kaşığı süzme bal konup iyice karıştırılır. Yemeklerden önce 1 çorba kaşığı yenir.

Ayrıca et yemeklerinin yanında bol bol marul salatası yemek de hazmı kolaylaştırır. Yukarıda verilen formüller, her türlü hazımsızlık durumunda korkmadan kullanabileceğimiz formüllerdir.


Kalbiniz için 9 öneri
Her 100 ölümden 39’unun kalp ve damar hastalıklarından kaynaklandığını belirten uzmanlar, kalp sağlığına özen gösterilmesi için bir dizi öneride bulunuyor. Kalp ve damar hastalıkları nedeniyle milyonlarca kişinin zor ve bir çok açıdan kısıtlanmış bir yaşam sürdüğüne dikkat çeken uzmanlar, görünmeyen ve hayvansal yağlardan, kırmızı et, salam ve sosis gibi şarküteri ürünlerinden, karaciğer, böbrek, yürek, dalak gibi sakatattan ve tuzlu yiyeceklerden uzak durulmasını tavsiye ediyor.

Bunlara dikkat edin:

- Görünmeyen yağlara dikkat. Çerez, unlu mamüller, “fast food” ürünleri gibi birçok hazır gıda, yüksek miktarda yağ içeriyor. Kilonuzu dengede tutabilmek için görünmeyen yağlara da dikkat etmelisiniz.

- Hayvansal yağlardan uzak durun. Tereyağı, kuyruk yağı ve iç yağı, hem kolesterol hem de doymuş yağları yüksek miktarda içerir.

- Sebze, meyve ve tahıl ürünlerini bol bol tüketin. Vitamin ve posa bakımından zengin bu yiyecekler, kalbinizin dostudur.

- Kırmızı et, salam, sosis gibi şarküteri ürünlerinden kaçının. Tavuk ve balık eti, kırmızı ete göre çok daha az doymuş yağ ve kolesterol içerir. Ayrıca birçok balık omega - 3 ve omega - 6 çoklu doymamış yağlar bakımından zengindir.

- Kolesterol deposu yiyecekleri tanıyın. Karaciğer, böbrek, yürek, dalak gibi sakatatla karides ve kalamar gibi deniz ürünleri en önemli düşmanlarınızdır.

- Tansiyonunuzu yükseltmeyin. Yemeklerinizde mümkün olduğunca tuzdan kaçının, taze otlar ve baharatlara yönelin. Tuz, yüksek tansiyona neden olur.

- Stresle mücadele edin. Stres, kalp hastalıklarına neden olan önemli risk faktörlerinden biridir.

- Sigarayı hayatınızdan uzak tutun. Damar sertliğine neden olan sigara, yalnız kalp sağlığınızı değil, vücudunuzu da birçok açıdan tehdit eder.

- Hareketsiz kalmayın. Haftada en az iki kez egzersiz yapın. (19 Şubat 2002)
 

Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.