Sual: “Bu söz, izzet-i nefsime dokundu" demek uygun mudur? Nefsin izzeti olur mu?
CEVAP
Nefs kelimesi, yirmiyi aşkın anlamda kullanılmakta ise de daha çok iki anlamı vardır. Birisi kâfir olan nefstir. Kâfir olan nefsin izzeti olmaz. Gururuma dokundu demek gibi yanlış bir sözdür. İslam âlimleri buyuruyor ki:
Ayıplanmak, izzet-i nefse dokunmak kuruntusuna tutulmamalı. Çünkü Allahü teâlâ, bu dini, bozuk âdetleri kaldırmak ve nefs-i emmarenin izzet-i nefs çılgınlıklarını yatıştırmak için gönderdi. (İmam-ı Rabbani)
Allah sevgisi, nefs-i emmarenin azgınlığından meydana gelen, benlik ve izzet-i nefs perdesini yakar. (M. Masum Faruki)
Zillete sebep olan günah, izzet-i nefse ve kibre sebep olan iyilikten daha hafiftir. (Hikemi Ataiyye)
Bazı cahiller, öfkelenmeye erkeklik ve izzet-i nefs diyorlar ki bu yanlıştır. (İslam Ahlakı)
Görüldüğü gibi, nefs-i emmare kastedilerek izzet-i nefsime dokundu demek uygun değildir.
Bir de nefs, bir şeyin özü, kendisi, kişi gibi anlama gelir. Mesela, Kur'an-ı kerimde, (Her nefs, ölümü tadıcıdır) buyuruluyor.
Yani her canlı, herkes ölecek demektir. Nefsin çoğulu nüfustur. Nüfus sayımında nefsler [kişiler] sayılıyor. Nefs, insan demek olduğuna göre, izzetli insan olur. İzzet, insanlık, şerefinin ve haysiyetinin korunması demektir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(İzzet, Allah’ın, Resulünün ve müminlerindir.) [Münafikun 8]
Demek ki, mümin izzet ve şeref sahibidir. Bu bakımdan "Bu söz, izzet-i nefsime dokundu" demekte mahzur yok ise de, bu tabiri kullananlar öteki anlamdaki nefs için kullanıyorlar. Bu nefse, nefs-i emmare denir. Dine uymayan isteklerin kaynağıdır. O nefsin izzeti olmaz. O şekilde söylemek ise asla caiz olmaz. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Nefsinin arzularını ilah edineni gördün mü?) [Casiye 23]
(Nefsini temizleyen kurtuluşa ermiş, kötülükte [günahlarda] bırakan, ziyan etmiştir.) [Şems 8]
Nefs temizlenince, kalb tasfiye bulur. Yani nefs, kötü isteklerden kurtarılınca, kalbin haramlara bağlılığı kalmaz. İslamiyet’e uyanların nefsleri temizlenir. (Mevakib)
Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Hak teâlâ buyurdu ki: Nefsine düşmanlık et, çünkü o benim düşmanımdır.) [M.Rabbani]
(Hak teâlâ buyurdu ki: Nefsine düşmanlık ederek bana dost ol.) [İ.Gazali]
(Akıllı, nefsine uymaz, ibadet eder. Ahmak ise nefsine uyar, [ibadet etmez, günah işler] sonra da Allah’ın rahmetini bekler.) [Tirmizi]
(İbadet edilen, tapınılan en sevimsiz ilah, kişinin hevasıdır.) [Taberani]
[Heva, nefsin sevdiği, istediği şeylerdir. Nefsin istekleri ise, hep hayvani arzulardır.]
(En faziletli amel, nefse en zor gelenidir.) [İ.Gazali]
İzzet-i nefsime dokundu denirken ekseriya bu nefs kastediliyor, bu ise çok yanlıştır, kâfir olan nefsin izzeti olmaz. Günah işlemek nefse tatlı gelir. Bütün bid’atler, günahlar, Allahü teâlânın düşmanı olan nefsi besler, kuvvetlendirir. Her günahın işlenmesi nefsi kuvvetlendirir. Nefs, insanın en büyük düşmanıdır. İnsanın imanını yok etmek ister. Bundan zevk alır. Bu bakımdan nefsi iyi tanımak, hilelerini bilmek gerekir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Nefsini tanıyan Rabbini tanır.) [Deylemi]