Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
Makam, mevki arzusu
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Peygamber efendimiz, (Kim Allah için tevazu gösterirse, Allahü teâlâ onu yükseltir) buyuruyor. Kim kendini yüksek görmek isterse, kendisini yalnız kendisi yüksek bilir, ama başkalarının gözünde bitmiştir, hiç kıymeti kalmamıştır. Herkes onunla alay eder.

Muinüddin-i Çeştî hazretleri, (Bir insanın içine, baş olmak, emir vermek sevdası düşerse, önce ibadeti, sonra ihlâsı zarar görür) buyuruyor. Yani baş olmak uğruna, ibadetinden ve ihlâsından kaybeder. Onun için dikkat edilirse, namaz kılanların mevki makamları yükseldikçe, yavaş yavaş namazları ve ihlâsları gidiyor. İbadet etse de, artık onunki hakiki ibadet olmuyor, çünkü kalbine onları yok edecek mikrop girdi demektir. Belirli bir kademeden sonra, zaten ne namaz, ne niyaz kalıyor. Bu çok tehlikelidir.

İbni Semmak hazretleri, (Kendisini makam, mevki arzusuna kaptıranın misali Firavun'dur. Firavun, makam korkusundan iman etmemiştir) buyuruyor. Yani emir vermek, baş olmak, mevki makam sahibi olmak, kimin kalbine düşerse, o kimse Firavun sıfatındadır. Çünkü Firavun, makamına mevkiine zarar gelecek diye iman etmedi. Heraklius da öyledir. Tebaasına bildirecekti, ama baktı ki, saltanat elden gidiyor, (Ben sizi imtihan etmek için söyledim, ben Müslüman olmadım) dedi. Hâlbuki önce iman etti, sonra mürted oldu. Onun için, Ehl-i sünnet âlimlerinin yolunda dinimize yaptığımız hizmetler ne kadar büyürse büyüsün, biz daha da küçüleceğiz. Talebelik vasfının birincisi edep, ikincisi tevazudur. Nitekim merhum hocamız, kendi talebeleri için, (Hiçbir arkadaşımız kibirli olamaz, eğer kibirliyse, o zaten bizim arkadaşımız değildir) buyurmuşlardır. Edep ise yolun temelidir. Şah-ı Nakşibend hazretlerine, (Efendim, yolunuzun esası, başı nedir?) diye sormuşlar. (Edeptir) buyurmuş. (Ortası nedir?) demişler, yine (Edeptir) buyurmuş. (Ya sonu nedir?) diye sorulunca, (Edeptir, çünkü hiçbir edepsiz, Allah'ın rızasına kavuşamaz, Allah adamı olamaz) buyurmuş.
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı