Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
Allah dostunu üzmek

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Allah dostları, Allah rızası için yaşarlar. Allahü teâlânın bazı sıfatlarıyla sıfatlanmışlardır. Allahü teâlâya çok yaklaştıkları, Onda fâni oldukları, Onun sevgisini ve rızasını kazandıkları için, Onun yüce kudretiyle beraber olurlar.

Bu büyüklerin kalbi kırılırsa felaket olur. Onlar, Allah’ın kılıcıdır. Onlar kılıcı sallamazlar, ama haddini bilmeyerek başını dokunduranın, yani onlara dil uzatanın, edepsizlik edenin kellesi kesilir. Yani dünyada ve âhirette felakete düşer. Hele bir de kılıç sallarsa, hayvanları bile zarar görür. Nitekim Şeyh Salih hazretlerinin hayvanlarına dokunan diğer hayvanlar ölüyormuş. (Efendim, böyle giderse, mahlûkat kırılacak) diye arz eder. Mübarek zat tebessüm edip, tamam der ve iş hâllolur.

Bu büyük zatların kızmaları da, Allah rızası içindir, bizim iyiliğimizedir. Onların kızıp ikaz etmeleri tehlikeli değil, bir nimettir, ama kalbleri kırılırsa, yedi kat gökten düşmekten beter olur. Onun için büyüklerin üzüleceği iş ve sözden uzak durmalı.

Seyyid Atâ, Zengi Atâ hazretlerinin dört büyük halifesinden biridir. Onun zamanında, Silsile-i aliyye büyüklerinden, Ali Ramitenî hazretleri hayattaydı. Seyyid Atâ, kendi şeyhine muhabbetinden, Ali Ramitenî hazretleri hakkında yakışıksız bir söz söyler. O gün eşkıyalar oğlunu kaçırır. Yetkililer seferber olurlarsa da bulamazlar. Sonunda Seyyid Atâ, hatasını anlar. Hemen bir yemek hazırlayıp ileri gelenleri çağırır. Ali Ramitenî hazretlerine çok ısrar eder, o da gelir. O gelmeden önce oradakilere, (Bu yemeğin esas sebebi Ali Ramitenî’dir. O elini sürmedikçe hiç kimse yemeğe başlamasın) der. Sofra kurulur, (Buyurun) denildiği hâlde, hiç kimse elini sürmez. Ali Ramitenî hazretleri de şaşırır. Seyyid Atâ, ona hitaben, (Hocam, lütfen başlayın!) der. (Estagfirullah, burada büyüklerimiz var) der. Seyyid Atâ, (Hocam, buranın büyüğü sizsiniz) der. Ali Ramitenî hazretleri anlar ki, Seyyid Atâ hatasını itiraf ediyor. (Peki) der, (Kaybolan oğlunuz kapıdan girmeden ağzıma lokma koymam) der. O anda kapı açılır, çocuk içeri girer. Tabiî, içeride feryat figan kopar, herkes her şeyi unutur. Çocuğa, (Neredeydin, nasıl geldin?) derler. Çocuk, (Bilmiyorum, çok uzak yerdeydim, beni zincirlere vurup zindana atmışlardı. Bir anda kendimi burada buldum) der. Şu hâlde, büyüklere dokunan yanar, onlara sığınan kurtulur.

 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı