Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:
Hikmetli Sözler  >  Altın silsile  
 
Yazıcı için   Yazı boyutunu büyütmek için     
Altın silsile

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Bir mürşid-i kâmilin talebesine sorarlar:
- (Hep hocam böyledir, büyükler şöyledir) diyorsunuz. Onlardan ne öğrendiniz de, hep onlardan bahsediyorsunuz?

- Biri hakiki, 72’si sahte 73 tane altın var, görünüşleri aynı. Bir defada o hakikisini bulabilir misiniz?

- Mümkün değil.

- İşte bu zat bir el atışta, o altını buluyor. Çünkü hocası ona nasıl bulacağını öğretmiş ve (Hakikisi budur) buyurmuş. Aynı şekilde hocasına da, onun hocası öğretmiştir. İşte bu şekilde her birinin hocasını Cenab-ı Peygambere kadar saymak mümkündür. Dolayısıyla, o sahte altınların içinden gerçek altını seçmeyi bize öğrettiği için bu zatı çok seviyoruz.

- 73 altından kastınız ne?

- Resulullah efendimiz, ümmetinin 73 fırkaya ayrılacağını, 72’sinin itikat bozukluğu yüzünden Cehenneme gideceğini bildiriyor. İşte o kadar sahte altın içinde hakikisini bulan kurtulur. Bulamayan Cehenneme gider.

- İyi ama herkes, (O gerçek altını ben buldum!) diyor. (Benimki çürük) diyen yok. Sizinkinin hakiki olduğu ne malum?

- Allahü teâlâ, Kur’an-ı kerimde mealen, (Herkes, “Benim inancım, benim gittiğim yol en doğru yoldur” der ve bundan ferahlık duyar) buyuruyor. Doğru olan o tek yolu diğerlerinden ayıran iki fark vardır:

1-
İslam, akıl değil, nakil dinidir. Hiç kimse, kendiliğinden bir şey diyemez. O doğru yolu hocamıza hocası, ona da hocası, ona da onun hocası olmak üzere Resulullah efendimize kadar uzanan Silsile-i zeheb, yani Altın silsile ulaştırmaktadır.

Dinimizle ilgili bir şey söyleyebilmek için, bir kaynaktan nakletmek lazımdır. Bizim dinimizde (Bana göre) yoktur. Böyle diyenin sözü, kendisinin olsun! Öyle diyene, (Bana hocandan bahset!) denir. Sonra, onun da hocası sorulur. Çünkü dinimizde, (Benim hocam buyurdu ki...) vardır.

2-
Silsile-i zehebin özelliği ikidir: Birincisi, Peygamber efendimizden itibaren gelen bu zemzem gibi temiz suya, bir pislik yani bid’at karıştırmamışlardır. İkincisi, o kaynaktan, o mübarek kalbden gelen o temiz suyu, bir yere sızmadan korumuşlardır. Yani, sünnete tam uymuşlar ve bid’atten tam kaçınmışlardır. Bu vasıflara uymayanların altınları sahte, yolları çıkmaz sokaktır.

İlmihâlin önemi

Merhum hocamız buyuruyor ki:
Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye kitabını, İslâm âlimlerinin eserlerinden tercüme ederek hazırladık, içinde hüküm bildiren bize ait bir kelime yoktur. Bu yüzden çok kıymetlidir. Bu kitabı çok okumalı. Ben de devamlı okuyup istifâde ediyorum. Peygamber efendimiz, (Allahü teâlânın çok sevdiği kimse, dinini öğrenen ve başkalarına öğretendir) buyuruyor.

Şevahid-ün Nübüvve kitabında, (Allahü teâlâ, bir kulunu severse onu fıkıh ilmiyle meşgul eder. Sonra da fıkıh âlimi olur) buyuruluyor. Demek ki bu kitabı okumak, Allahü teâlâ tarafından sevilmiş olmanın alâmetidir. Sevilmemenin alâmeti de, malayani ile, faydasız veya zararlı şeylerle meşgul olmaktır.

Rastgele çok kitap okuyan sapıtır, yoldan çıkar. Ancak bir mürşid-i kâmil görmüşse, ondan hakkı bâtılı öğrenmişse, o kendini korur, onun çok kitap okumasının zararı olmaz.

Her kitap, o günün şartlarında, o günün insanlarına, o günün ihtiyaçlarına cevap olarak yazılmıştır. O kitapların içindekilerden bugüne ait olanlar, seçilerek İlmihale konmuştur. Bu çok önemlidir! Onun için bu asrın mürşid-i kâmili Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye’dir. Çünkü yüzlerce âlim ve evliya zatın mübarek sözleridir. Bu kitabı okuyup anlayan, âlim olur. Öğrendikleriyle amel eden de, evliya olur.

Kur’an-ı kerimin tefsirini öğrenmek isteyen, İlmihâli okuyup anlamaya çalışmalı. Kur’an-ı kerimin asıl gayesi, (Bu yenir, bu yenmez, bu serbest, bu yasak, bu yapılır, bu yapılmaz, bu sevilir, bu sevilmez) diye öğretmektir. Orada cennetliklerin ve cehennemliklerin hâlleri bildirilmiştir. Dolayısıyla Se’âdet-i Ebediyye, Kur’an-ı kerimin açıklamasıdır. Ona uyan, Kur’an-ı kerime uymuş olur.

Seyyid Ahmed Mekki Efendi hazretleri de buyuruyor ki:
Zamanımızın bir tanesinin yazmış olduğu Se’âdet-i Ebediyye kitabındaki kelam, fıkıh ve tasavvuf bilgilerinin hepsinin, bilgilerini nübüvvet kaynağından almış olanların kitaplarından toplanmış olduğunu gördüm. Bu kitapta, Ehl-i sünnet vel-cemaat itikadına uygun olmayan hiçbir bilgi, hiçbir söz yoktur. Dinî ve millî bilgilerinizi, bu latif, benzeri bulunmayan, belki de, ileride bir benzeri yazılamayacak olan bu kitaptan alınız!

 
Geridön
 





Dünya Namaz Vakitleri


Türkiye Takvimi


Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.