Sual: Bir ateist, (Kemikleri çürüyüp toprak olmuş bir ceset tekrar dirilmez. Dirilecek demek eskilerin masallarıdır) diyor. Buna nasıl bir cevap verebiliriz? Bu konuda âyet yok mudur?
CEVAP
Müslümanlar nasıl ki Müslüman atalarının yolunda ise, ateistlerin de dinsiz atalarının yolunda olduğu yukarıdaki sorudan anlaşılmaktadır. Bakın onların bir atası da aynı şeyi savunmuş:
Bir kâfir, eline bir insan kemiği alır, Resulullah efendimizin yanına gelir, kemiği ufalayıp üfledikten sonra, meydan okurcasına (Ölülerin, dirileceğini söylüyorsun. Bu çürümüş kemik, nasıl dirilir?) diye sorar. Resulullah efendimiz, (Elbette, kâinatı yoktan yaratan Allahü teâlâ, onu canlandırır, seni de öldürüp, diriltir ve Cehenneme sokar) buyurur. (Beydavi, Hakim)
Sonra şu mealdeki âyetler iner:
(İnsan bilmez mi ki, biz onu bir damla nutfeden yarattık. O [inkârcı], apaçık düşman kesilip kendi yaratılışını düşünmeden bize örnek getirmeye kalkışarak “şu çürümüş kemikleri kim diriltir” der. De ki: Onları ilk defa yaratan diriltecektir.) [Yasin 77-79]
Bu konuda çok âyet var, ateist âyete inanmaz; ama biz yine de bazılarını bildirelim:
(İnkârcılar, "Biz ve atalarımız, toprak olduktan sonra dirilecek miyiz? And olsun ki, bu tehdit, bize olduğu gibi, daha önce atalarımıza da yapılmıştı. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" dediler.) [Neml 67, 68]
(İlk yaratışta âcizlik mi gösterdik? [diriltmekten niçin âciz kalalım] Onlar dirilteceğimizden niye şüphe ederler ki?) [Kaf 15]
(Gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların benzerlerini de [kendilerinin aynı olan insanları da] tekrar yaratmaya kadir olduğunu düşünemiyorlar mı? Allah onlar için elbette belli bir ecel tayin etmiştir. Buna rağmen zalimler, inkârlarında direnirler.) [İsra 99]
(Bizi kim diriltir derler. De ki, sizi ilk defa yaratan diriltir. [Alaylı bir tarzda] başlarını sallayıp “Ne zaman” derler. De ki, yakındır.) [İsra 51]
(Ey insanlar, eğer öldükten sonra dirilmekten şüpheniz varsa, [bilin ki] biz, sizi [Âdem'den, Âdem'i de] topraktan, sonra nutfeden [spermadan] sonra alekadan [embriyodan] sonra yapısı belli belirsiz bir et parçasından yarattık. Dilediğimizi belli bir süreye kadar rahimlerde tutarız. Sonra bir bebek olarak çıkartırız, sonra sizi, olgunluk çağına erişmeniz için bırakırız. Kiminiz öldürülür, kiminiz de önceki bilgisinden sonra, ömrünün en verimsiz çağına ulaştırılır ki bilirken bilmez hale gelir. Yeryüzünü de kupkuru, ölü bir halde görürsün; ama biz onun üzerine yağmur indirince, harekete geçer, kabarır ve her çeşit, çift çift bitki bitirir. Bütün bunlar gösteriyor ki, Allah elbette haktır, ölüleri o diriltir ve o her şeye kadirdir. Kıyamet de şüphesiz gelecek ve muhakkak Allah kabirlerdekileri de diriltecektir.) [Hac 5-7]
(O gün yer yarılıp, halk kabirlerinden süratle çıkar. Bunları diriltip toplamak bizim için kolaydır.) [Kaf 44]
(Göğün ve yerin Onun emri ile durması da Onun [Allah’ın varlığının] delillerindendir. Sonra sizi çağırdı mı hemen topraktan (kabirlerinizden) çıkıverirsiniz.) [Rum 25]
(Kâfirler, öldükten sonra dirilmeyeceklerini sandılar. De ki, Rabbime yemin ederim ki, elbette diriltileceksiniz ve işledikleriniz size bildirilecektir. Bu Allah için kolaydır.) [Tegabün 7]
(Ölüleri ancak biz diriltiriz.) [Yasin 12]
(İnsan, kendisinin kemiklerini bir araya toplayamayız mı sanıyor? Evet, biz onu, parmak uçlarına varıncaya kadar bütün incelikleriyle, yeniden yaratmaya kadiriz.) [Kıyamet 3,4] (Bilindiği gibi herkesin parmak izi farklıdır. Bu daha yakın zamanda keşfedildi. Allahü teâlâ, hepinizde farklı olan parmak uçlarınızdaki çizgilere kadar aynen yaratmaya gücümüz yeter buyuruyor.)