Akdeniz diyeti, yumurta ve sivilceli ciltler

Hepimizin bildiği gibi; ılıman bir iklime ve verimli topraklara sahip olan Akdeniz ülkelerinde dört mevsim bol bol sebze, meyve yeniliyor ve bol bol balık tüketiliyor. Araştırmalara göre nesiller boyu bu yiyeceklerle beslenmek büyük bir şans. Beslenme uzmanları; tahıl, baklagil, balık, sebze ve meyve açısından çok zengin olan Akdeniz diyetinin, sağlıklı bir hayatın anahtarı olduğu konusunda hemfikirler.

İnsanların beslenme alışkanlıklarını çevre ve iklim şartları belirliyor. Eskimolar balığı, Amerikalılar eti, Karadenizliler ise fındık ve hamsiyi bol tüketiyor. Akdeniz ülkelerinde ise, meyve, sebze, balık ve zeytinyağı en fazla tercih edilen besinler. Yapılan birçok araştırma Akdeniz mutfağının değişik hastalıklara karşı insanları koruduğunu gösteriyor. Beslenme ve gıda uzmanları, “Akdeniz halkının kalp-damar hastalıklarıyla kansere yakalanma riski, Kuzey Avrupa ve Amerika halklarına göre çok daha düşük” diyor. Kalp ve kanser dünyada en fazla ölüme sebep olan iki hastalık. Akdeniz mutfağında geniş yer tutan sebze ve meyvelerin bu hastalıklardan insanları koruduğunu gösteren yüzlerce araştırma var.

Uzmanlar, bu konuda şunları söylüyor:
“Özellikle roka, tere, maydanoz, ıspanak, lahana, brokoli, karnabahar gibi yeşil yapraklı sebzeler ve turpgiller başta olmak üzere tüm sebzeler ve bu sebzelerin posaları gerek kalp-damar, gerekse kanser hastalıklarında koruyucu etki göstermektedir.”

Akdeniz tipi beslenmede balığın da son derece önemli bir yeri bulunuyor. Balık tüketimi kandaki iyi kolesterol düzeyini yükseltip, kötü kolesterol düzeyini düşürüyor. Beslenme ve gıda uzmanları bu konuda da şöyle konuşuyor:

“Balıkta da bildiğiniz gibi omega 3 yağ asitleri var. Bu omega 3 yağ asitleri hem kanın pıhtılaşmasını önlüyor hem de kolesterolü düşürüyor.”

Hastalıklardan korunmanın yanı sıra kilo kontrolünde de Akdeniz diyeti uygulamanın son derece yararlı olduğunu belirten uzmanların bu konudaki önerileri de şunlar:

“Sabahleyin kepekli ekmek, zeytin, peynir, bol domates, salatalık, biber içeren kahvaltıyla başlayalım. Öğlen yemeğinde bir zeytinyağlı sebze yanında bir buğulama balık, bir dilim kepekli ekmek öneriyoruz. Yanında bol meyve. Akşam yemeğinde kuru baklagil yemeği alalım. Zeytinyağlı barbunya olabilir. Yanında yine 1 dilim kepekli ekmek veya 4-5 kaşık kabuklu pirinç olabilir.”

Ancak sağlıklı olmak için yalnızca Akdeniz diyeti yeterli değil. Uzmanlar hastalıklardan korunmak için ayrıca sarımsak, bol yoğurt ve yeşil çay tüketilmesini de öneriyor.


Kalp sağlığınız için haftada 1 saat yürüyün
Araştırmalar, haftada en az bir saatlik yürüyüşün, kalp sağlığı açısından çok önemli olduğunu bir kez daha ortaya çıkardı. Amerikan tıp birliğinin raporunu değerlendiren uzmanlar, yürüyüşün sigara içen kadınlar için de son derece yararlı olduğuna işaret ediyorlar. Sigara içen kadınların, eğer sigarayı bırakamıyorlarsa en azından yürüyüş gibi fiziksel aktiviteleri alışkanlık haline getirmeleri gerektiğine dikkat çekiliyor.


Sivilceli ciltler için harika formüller
Sivilceler, ergenlik çağına gelmiş bütün gençlerin ortak problemidir. Ama bazı gençlerimiz, ciltlerinin özelliği dolayısıyla bu problemi daha fazla yaşarlar. Büyük kısmı ergenlik çağının sonunda sivilcelerden kurtulurken, bazıları uzun yıllar bu dertle boğuşup dururlar. Özellikle yağ bezleri fazla çalışanlarla hormon ve metabolizma bozukluğu olanların işi daha zordur.

Bu yüzden, telefon veya mektupla bize ulaşan birçok genç okuyucumuz, sivilce konusunda yardım istiyor. Daha önce yazmıştık. Ancak bu okuyucularımızın isteklerini yerine getirmek için sivilce ile ilgili formülleri tekrar yayınlıyoruz.

İlk formülümüz kil maskesi. Zengin doğal kaynaklarımızdan biri olan kil, cildi rahatlatır, sivilce gibi cilt bozukluklarını iyileştirir ve kurutur. Kil maskenin hazırlanması da son derece basit.

100 gram kadar kil, bir miktar limon suyu ve gül suyu ile iyice karıştırıldıktan sonra yüze sürülür. Yarım saat kadar bekleyip ılık su ile yıkanır. Ayrıca cildiniz, yağlı ve pürüzlü mü? Hiç dert etmeyin! Üç kaşık kil alın (baharatçılarda veya doğal kozmetik ürünleri satan yerlerde bulabilirsiniz.) Yüz losyonu veya papatya özlü suyla macun kıvamına gelinceye kadar karıştırın. Sonra bütün yüzünüzü bununla kaplayın. 10-15 dakika bekledikten sonra killeri çıkarıp nemli ve sıcak bir bezle cildinizi yavaşça silin. Cildiniz çok hassas ise bu işlemden sonra, nemlendirici krem sürmeniz iyi olur.


Sivilce ile ilgili diğer formüllere gelince

*
Yüz, önce iyice yıkanır. Sonra krem sürülüp 10 dakika kadar masaj yapılır. Daha sonra; 6 bardak suya; 1 avuç kuru papatya konur. 10 dakika kaynatıldıktan sonra temiz ve ince bir tülbentten süzülür. Ilıdıktan sonra buna batırılan küçük ve yumuşak bir havlu yüze konur. Soğudukça değiştirilir. Sonra temiz bir pamukla silinir.

* 1 su bardağı ekşi nar suyu ile yarım su bardağı sirke karıştırılır. Bu suya batırılan pamukla, sivilcelerin üzerine kompres yapılır.

* 4 bardak suya; 2 çorba kaşığı ıhlamur konur. 20 dakika kaynatıldıktan sonra temiz ve ince bir tülbentten süzülür. Bu suya batırılan yumuşak bir havlu ile sivilcelerin üzerine kompres yapılır.

* 1 su bardağı dolusu çekirdeksiz kuru üzüm, iyice dövülür. Üzerine, 1 çorba kaşığı içyağı konup, karıştırılarak merhem yapılır. Sivilcelerin üzerine sürülür. Yarım saat sonra ılık suyla yıkanır.

* 4 bardak suya; 2 çorba kaşığı arpa konur. 10 dakika kaynatıldıktan sonra temiz ve ince bir tülbentten süzülür. Suyuna, 1 su bardağı sirke ilave edilir. Bu suya batırılan pamukla, sivilcelerin üzerine kompres yapılır.

* 4 bardak suya; 2 çorba kaşığı çörekotu konur. 10 dakika kaynatıldıktan sonra temiz ve ince bir tülbentten süzülür. Bu suya batırılan pamukla sivilcelerin üzerine kompres yapılır.

* 1 çay bardağı sirkeye, 5 tane kuru erik konur. 5 dakika sonra erikler alınıp, sivilcelerin üzerine sürülür.

* 10 bardak suya; 2 avuç ısırgan otu konur. 15 dakika kaynatıldıktan sonra banyo suyuna süzülüp, yıkanılır.

* Sivilcelerin üzerine yuvarlak bir şeyle ezdirilmiş lahana yaprağı konur. 10 dakikada bir değiştirilir.


Harika bir vitamin ve mineral kaynağı: Yumurta
Eski çağlarda iyi şansın ve kıştan sonra baharın gelişini simgeleyen yumurta, en ucuz ve en değerli protein kaynağı olarak tanımlanıyor. Ancak yumurtayı tüketirken dikkat etmemiz gereken birçok nokta var. Yüksek bir protein kaynağı olan yumurta, aynı zamanda insanın ihtiyaç duyduğu önemli vitamin ve minerallerin tamamına yakınını içinde bulunduruyor.

Yumurtanın sarısı demir, A vitamini ve B vitamininden zengindir. Yumurta proteininin biyolojik değeri yüzde 93,7’dir. Bu oran sütte yüzde 84,5, balıkta yüzde 76, ette de yüzde 74,3’tür.

Ancak, değerli bir besin kaynağı olan yumurtanın tazeliğini kaybetmemesi için serin bir yerde bekletilmesi gerekir.

Yumurta ağır kokulu yiyeceklerden uzak tutulmalıdır. Buzdolabında yumurtayı bir ila iki hafta tazeliğini kaybetmeden saklamak mümkündür.

Yumurtanın güvenilirliği kabuğunun zarar görmemesine bağlıdır. Yumurtanın kabuğu kırılır kırılmaz bakteriler hızlı bir şekilde çoğalır. Bu nedenle yan yana istiflenmiş yumurtalar az sayıda paketlenmeli ve çabuk tüketilmelidir.

Yumurtaların tüketilmeden önce iyice pişirilmesinde yarar vardır. Yumurtalı gıdaların dört derecenin altında muhafaza edilmesine özen gösterilmelidir.


Yumurtadaki besin değeri

Kalori 75 kalori
Protein 6.25 gr.
Karbonhidrat 0.6 gr.
Kolesterol 213 mg.
A vitamini 0.317 mg.
B1 vitamini 0.031g.
B2 vitamini 0.254 mg.
D vitamini 0.24 mg.
Magnezyum 5 mg.
Biotin 9.98 mg.


Bakımlı saçlar için kekik suyu
Kadınlar için bakımlı ve canlı saçlar, güzel görünmenin vazgeçilmez parçası kabul edilmektedir. Ayrıca saçlarımızın canlı, parlak ve güzel görünmeleri beden ve ruh sağlığımızla doğru orantılıdır. Özellikle yanlış beslenme, güneş ışınları, rüzgar, yağmur, hava kirliliği, aşırı stres ve aşırı hareketsizlik saç güzelliğini olumsuz etkileyen faktörlerdir.

Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için, kekikle hazırlayacağınız suspansiyonlardan istifade edebilirsiniz. Üstelik hazırlanması da son derece kolay:

4 bardak suya bir tutam kekik koyarak 10 dakika kaynatın. Bu karışıma bulabilirseniz bir tutam sedir ağacı (sarı katran ağacı) yaprağı da katarsanız daha iyi olur. Kaynama işlemi tamamlandıktan sonra ince bir tülbentten süzün. İçine bir çay bardağı limon suyu ilave edin. İşte size harika bir saç bakım suspansiyonu. Saç diplerinizi ovarak bu suyla yıkayın. Bunu haftada iki defa tekrarlayabilirsiniz. (08 Nisan 2001)


www.ailevekedin.com