Kırmızı biberin, baharat olarak kullanılmasının yanı sıra, insan sağlığı konusunda da ne kadar etkili olduğu her geçen gün biraz daha iyi anlaşılıyor. Köşemizde; kırmızı biberin faydaları ile ilgili olarak değişik zamanlarda yer alan yazılarımızda, bu harika sebzenin, kolesterolden mide rahatsızlıklarına, öksürük ve boğaz iltihaplarından romatizmaya, hatta kansere kadar birçok hastalık için önemli bir şifa kaynağı olduğunu yazmıştık.

Geçtiğimiz günlerde, ajanslardan gelen ve birçok gazetede yer alan bir haber, kırmızı biberin insan sağlığı için önemini bir kez daha ortaya koyuyordu. Çünkü, kırmızı biberin kanser hücrelerini yok eden özelliği, İngiltere’de yapılan araştırmalarla da kesin olarak doğrulanmıştı.


Hasta hücrelere hücum
Nottingham Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada, ölümcül kanser hastalığına “dur” denilebilmesi açısından önemli sonuçlar elde edilmişti. Buna göre; acı kırmızı biberde bulunan “kapsaisin” maddesi, hücrelerin enerji üreten ısı odası mitokondriye saldırarak, kanser hücrelerinin ölümünü tetikliyordu. Üstelik kanser hücreleri yok edilirken etraftaki sağlıklı hücreler herhangi bir zarar görmüyordu. “Kapsaisin” maddesini akciğer ve pankreas kanser hücreleri üzerinde denediklerini ve olumlu sonuç aldıkarını belirten araştırma ekibinin başkanı Timothy Bates, elde edilen sonucun kanser tedavisi açısından önemli bir adım olduğunu kaydediyor.

Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde geçen yıl yapılan bir araştırmada da, acı kırmızı biberde yoğun olarak bulunan “kapsaisin”in, kanser başta olmak üzere birçok sağlık probleminde olumlu etkiye sahip olduğu belirlenmişti.


Sağlık kaynağı
“Kapsaisin” maddesinin, “Urfa biberi” (isot) ve “Maraş biberi”nde de yüksek oranda bulunduğunu belirten Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necat Yılmaz, çalışmalarının sonuçlarına göre, kırmızı biberin içerisinde bol miktarda bulunan kapsaisin maddesinin insan sağlığı üzerinde olumlu etkilerini şöyle özetlemişti:
“Ağrı kesici ve iltihap giderici etkisi var. Ayrıca kanser hücrelerinin yok edilmesine yardımcı oluyor. Bunun yanı sıra kolesterol düşürücü, mide asidini düzenleyici ve mikrop öldürücü etkilere sahip. Sanıldığının aksine kırmızı biber zayıflatıcı etki de gösteriyor. Sindirim sisteminin dostudur. Mide tembelliğini giderir. İştah açar, kusmayı önler. İshali keser. Mide ve bağırsaklarda gaz birikmesini önler. Ayrıca idrar söktürür. Antibakteriyal etkisi ile hastalıkların önlenmesinde ve grip, soğuk algınlığı gibi rahatsızlıkların tedavisinde yardımcı olur.”

Kırmızı biberdeki aroma maddelerinin vücudun mutluluk hormonu salgılanmasına sebep olduğunu da belirten Prof. Yılmaz, bu faydaların sağlıklı kurutulmuş ya da taze yenilen kırmızı biberde görüldüğünü bildirmişti.


Zengin besin değeri
100 gram kuru kırmızı biber vücuda 318 kalori veriyor. Ayrıca 148 miligram kalsiyum, 76 miligram C vitamini (taze biberde 340 miligram), 2 bin 14 miligram potasyum, 41 bin 610 IU A vitamini, 12 gram protein, 293 miligram fosfor, 15 miligram B3 vitamini, 17.3 gram yağ, 152 miligram magnezyum, 2 miligram B2 vitamini, 56.6 gram karbonhidrat, 30 miligram sodyum, 1 miligram B1 vitamini, 24.9 gram lif, 8 miligram demir ihtiva ediyor.


Alzheimer’e karşı folik asit
Yüksek folik asit tüketimi, alzheimer riskini büyük oranda azaltıyor. ABD’de yaklaşık 6 yıl süren ve alzheimer hastalığı ile folik asit arasındaki ilişkinin incelendiği araştırmada, folik asit alımı artırıldığı zaman, alzheimer hastalığına yakalanma riskinin yüzde 50 oranında azaldığı ortaya çıktı.

Folik asit konusunda bilgi veren İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Boyacıoğlu, şunları söyledi:

“Folik asit (folat) vücuttaki tüm biyolojik olaylarda yer alan, DNA ve alyuvar oluşumu ile hücre büyümesi ve hücre yenilenmesini sağlayan bir vitamindir. Ispanak benzeri yapraklı sebzeler, karaciğer, yürek, böbrek, kavun, portakal suyu, enginar, pancar, brokoli, bamya ve kuru baklagiller folik asitin en zengin kaynaklarıdır. Folik asitin yetersiz miktarlarda alımının, kansızlık, zayıf hissetme, kramplar, depresyon, şizofreni, kalp hastalığı ve bazı kanserlere sebep olduğu ve özellikle hamilelik sırasında yeterince alınmadığı takdirde DNA yapımı ve hücre bölünmesindeki rolü sebebiyle sakat doğumlara yol açabileceği bildirilmektedir. ABD ve Kanada’da, 1989 yılından bu yana, tüm hububat ürünleri folik asit ile zenginleştirilmektedir.”

Tıbbın erken bunuma olarak tanımladığı alzheimere yakalanma riskini azaltmak istiyorsanız, yukarda saydığımız folik asit yönünden zengin gıda maddelerini sofranızdan eksik etmeyin... (16 Ocak 2007)