Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:


Bütün Yazıları


Enginarın faydaları

Eyvah ağzım kokuyor

Fast food beyni de vuruyor

Gebelikte taze balık ve astım

GÖLEVEZ bağırsak kanserine birebir

Gribe karşı bol balık yiyin

Gribin ilacı ve kuru fasulye diyeti

Grip ve bitkilerle zayıflamak

Güçlü hafıza ve saçlarınız için

Güzelleşmek isterken sağlığınızdan olmayın

Güzelliğin sırrı bitkilerde saklı

Güzelliğin yolu doğru beslenmek

Hafìzayı ve zekayı geliştiren besinler

Hangi kansere karşı hangi yiyecekler

Hardal otu, mutfakta ve eczacılıkta

Harika bir bitki Papatya

Hava değişimleri bronşiti tetikliyor

Havuç kanser riskini azaltıyor

Her gün bir avuç çağla kanserden koruyor

Hiperaktif öğrenciye dikkat


1 2 3 4 5 6 7 8 9

 
Yazı boyutunu büyütmek için      Yazıcı için

Gebelikte taze balık ve astım

Astım, çağımızın hastalığı. İstatistikler, dünyanın bir çok ülkesinde astım hastalarının, özellikle de çocuk astımlı sayısının her geçen yıl katlanarak arttığını gösteriyor. Bu artışın sebeplerini belirleyebilmek için pek çok araştırma yapılıyor ve özellikle de astımlı ailelerin çocuklarında hastalığın ortaya çıkmasının önlenip önlenemeyeceği üzerinde çalışılıyor. Çünkü; anne-babasından biri astımlı olan çocuklarda astıma yakalanma riskinin yüzde 30-35, hem annesi ve hem de babası astımlı olan çocuklarda ise yüzde 70 olduğu ifade ediliyor.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta; bir süredir beslenme alışkanlıkları ile astım arasındaki ilişkiyi tespit etmek devam eden araştırmanın, çok önemli sonuçlar verdiğini açıkladı: Buna göre, gebelikleri döneminde bol bol balık yiyen astımlı annelerin bebeklerinde bu hastalığa yakalanma riski yüzde 71 oranında azalıyor.


Hangi balık, ne kadar yenmeli?
Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, tercih edilmesi gereken balık türleri konusunda şu bilgileri verdi: “Los Angeles’ta yapılan araştırma; alabalık, somon, ton balığı ve uskumru gibi yağlı balıkların yenmesinin astım riskini azaltmak açısından daha yararlı olduğunu gösteriyor. Bu balıkların haftada en az bir kere yenmesi yeterli olabiliyor, ama tüketilen balık miktarı arttıkça çocuktaki astım riski de buna paralel olarak azalıyor. Balık etini değerli kılan, yüksek kaliteli protein ve diğer besinlerden başka, omega-3 yağ asitleri içermesidir. Ton balığı ve somon gibi soğuk sularda yaşayan balıkların bu bakımdan daha değerli olduklarını da hatırlatalım.”


Astım anne rahminde başlıyor
Genetik bir hastalık olan astımın anne karnında başladığının düşünüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Gelişmekte olan bebeğin, anne karnında karşılaştığı çeşitli faktörler, çocuğun ileriki yıllarda astım olup olmayacağının belirlenmesinde çok önemli rol oynuyor.

Hamile annenin yağlı balık yemesinin, bebeğindeki astım riskini azaltması, balığın omega-3 yağ asitlerinden zengin olması ile ilgilidir. Omega-3 yağ asitleri, anti-inflamatuar, yani iltihap önleyici etkiye sahipler. Astım da alerjik iltihaplı bir hastalık olduğu için, omega-3 yağ asitleri bronşlarda inflamasyon oluşumunu, dolayısıyla da astımın ortaya çıkmasını önlüyor. Zaten, daha önce yapılan pek çok araştırmada omega-3 yağ asidi içeren diyetlerin astım belirtilerini önlemede çok etkili oldukları kanıtlanmıştı” dedi.

Sonuç olarak; Astımı olan anneler, çocuklarının da astımlı olmasını önlemek istiyorlarsa, gebelikleri döneminde bol bol taze balık yemelidir.


Soya meme kanserini önlüyor
Soya fasulyesinden elde edilen ürünleri kullanan kadınlarda meme kanseri riskinin yüzde 50 azaldığı tespit edildi. Çin’de yapılan bir araştırmada bilim adamları küçük yaşlarda başlayan soyalı gıdalarla beslenmenin meme kanseri riskini düşürdüğünü açıkladılar. Amerikan Kalp Birliği de soya ile beslenenlerin kolesterol seviyelerinin daha düşük olduğunu belirtiyor. Amerika’da soya fasulyesi, vejetaryen sandviçlerde, bisküvilerde ve tereyağında kullanılıyor.


Patates ve arpa hafızayı güçlendiriyor
Bilim adamları, hafızası zayıflayanların, arpa ekmeği ve patates yiyerek, beyni takviye edebileceğini açıkladı. ABD’de yapılan araştırmalarda, karışık cins karbonhidrat içeren yiyeceklerle beslenen insanların, karbonhidratları az alanlara göre, zeka testinde daha başarılı oldukları tesbit edildi. Günde birkaç kez karışık karbonhidrat içeren yiyeceklerin alınmasının faydasına değinen araştırmacılar, bu yiyecekleri; sebzeler, hububatlar, makarna, ekmek ve meyveler olarak sıralıyor.


Dondurulmuş balık uyarısı
Prof. Dr. Küçükusta, dondurulmuş balık konusunda şu uyarılarda bulunuyor:
“Araştırmalar; taze balık yerine, morina ve diğer yağsız, beyaz etli balıkların işlenmesi ile elde edilerek derin dondurucularda saklanan balıkları yiyen annelerin bebeklerinde ise astım riskinin daha yüksek olduğunu gösterdi! Çünkü, derin dondurucularda saklanan işlenmiş balıklar, omega-3 yağ asidi değil, omega-6 yağ asidi içeriyor.

Omega-6 yağ asitleri ise her hangi bir iltihap önleyici etkisi olmadığı gibi, iltihabın ilerlemesine bile sebep olabiliyor. Çoklu doymamış yağ asitlerinden olan, omega-3 yağ asitleri, balıktan başka keten tohumu ve yeşil yapraklı bitkilerde de bulunuyor.”


Melisa, kırışıklıkları yok ediyor
Cildin parlak, kırışıksız ve duru olması herkesin arzusudur. Bunu sağlayabilecek harika bir bitki var: MELİSA... Gerçekten de melisanın yaprakları ve tomurcukları, içerdikleri madensel tuzlar ve yağlar sayesinde cildi tazeler, yaşlanmasını geciktirir ve ince kırışıklıkları giderir. Halk arasında “OĞULOTU” olarak da bilinen bu şifalı bitki ile yapılacak toniği uygulamak oldukça kolay:

Bir tas kaynamış suya bir avuç melisa koyun. Bir-iki dakika kaynattıktan sonra, yüzünüzü bu suyun buharına tutun. Bu işlem 10 dakika sürdürülür. Buhardan sonra melisa ile yapılmış olan yüz toniği ile cilt yıkanır. Pamuğu toniğe batırıp bol sulu bir biçimde hafif hafif bastırarak yıkamak daha uygundur.

Yüz toniğini hazırlamak da çok kolay. Bir su bardağı ölçüsünde kaynar suya bir çorba kaşığı melisa koyun. Üstü kapalı olarak kısık ateşte 5 dakika kaynatın. Ateşten indirdikten sonra 20 dakika demlenmeye bırakın. Sonra süzün. İşte cildiniz için harika toniğiniz hazır. (14.06.2004)

 

Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.