Zekatın önemi ve malı korumak
Sual: Mal, zekat ile korunurmuş. Zekat bu kadar önemli mi?
CEVAP
Kur’an-ı kerimin çeşitli yerlerinde namaz ile zekat beraber bildiriliyor. (Namazı kılın, zekatı verin) buyuruluyor. (2/43)

Zekatın önemi büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah’a ve Resulüne inanan, malının zekatını versin!)
[Taberani]
(Zekat vermekle Müslümanlığınız mükemmel hâle gelir.) [Bezzar]

(En faziletli ibadet namaz, sonra zekattır.)
[Taberani]
(Hastalarınızı sadaka ile, mallarınızı zekat ile koruyun!) [Deylemi]
(Allahü teâlâ, malınızın temizlenip güzelleşmesi için zekatı farz kıldı.) [Hakim]

Zekat vermeyen büyük günah işlemiş olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Zekat vermeyen kimseye Allahü teâlâ lanet eder.) [Nesai]
(Zekat vermeyen, temiz malını kirletmiş olur.) [Taberani]
(Zekat vermeyen kimse, kıyamette ateştedir.) [Taberani]

(Zenginlerin zekatı fakirlere kâfi gelmeseydi, Allahü teâlâ onlara ayrıca nafaka verirdi. Aç kalan fakir varsa, zenginlerin zulmü yüzündendir.)
[El-Askeri]

[Eli ayağı tutup da, çalışabilenlerin zekat istemesi haramdır. İstemediği halde, kendisine zekat verilirse, alması günah olmaz. Zekat, çalışamıyacak kadar hasta, sakat olanlara ve çalışıp da güç geçinenlere verilir. Allahü teâlâ böyle fakirleri de milletin içinde kırkta bir yaratmıştır.]

(Zekat vermeyen bir toplum, rahmetten, iyilikten mahrum kalır. Hayvanlar da olmasa, hiç rahmet görmezlerdi.)
[Taberani]

(Zekatı verilmeyen mallar, karada, denizde telef olur.)
[Taberani]
(Zekatını veren o malın şerrinden korunmuş olur.) [Beyheki]
(Zekat vermeyenin namazı kabul olmaz.) [Taberani]

[Zekat vermemek büyük günah olduğu için, böyle günahkârın kıldığı namaz, sahih olup borcu ödenirse de, namazdan hasıl olacak büyük sevaba kavuşamaz. Her günah da böyledir.]

Peygamber efendimiz, (Zekatı verilmeyen mallar, yılan olup sahibinin boynuna dolanır) buyurduktan sonra, şu mealdeki âyet-i kerimeyi okudu:
(Allah’ın ihsan ettiği mallarda cimrilik edenler [o malların zekatını vermeyenler], iyi ettiklerini [zengin kalacaklarını] sanıyorlar. Halbuki kendilerine kötülük etmiş oluyorlar, o mallar Cehennemde, [yılan şeklinde] boyunlarına dolanacak [onları sokacak].) [Âl-i İmrân 180 - İbni Mace]

Bu acı azaplardan kurtulmak için, malların zekatını, tarla mahsullerinin, sebzelerin, meyvelerin uşrunu vermek şarttır.

Zekat kırkta bir, uşur onda bir verilir. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Altın ve gümüşü [malı, parayı] biriktirip Allah yolunda harcamayanlara [zekatını vermeyenlere] çok acı azabı müjdele! [Zekatı verilmeyen mallar] paralar, Cehennem ateşinde kızdırılıp, sahiplerinin alınlarına, böğürlerine, sırtlarına [mühür basar gibi] basılacaktır. Bu kendiniz için biriktirdiğiniz servettir. Biriktirdiklerinizi [azabını] tadın denilecektir.) [Tevbe 34, 35] (Parantez içindekiler, tefsirlerdeki açıklamalardır.)

Fakire verilen altın, onu zengin edecek kadar fazla olmamalıdır. Borçsuz fakire nisap miktarı veya daha çok zekat vermek mekruh olarak caizdir. 10 gr altın kadar borcu var ise, 100 gr altını alması mekruh olmaz. Altın ile gümüş, ne niyetle saklanırsa saklansın ticaret eşyası kabul edilir. Nisap miktarı ise zekatı verilir. “Ev, araba almak için biriktirilen paranın bana göre zekatı olmaz” diyenlere itibar edilmemelidir.

Zekat borcu varken
Sual:
Zekat borcu varken sadaka vermek, Ramazandan oruç borcu varken nafile oruç tutmak ve diğer farz borcu varken nafilesini yapmak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. Çünkü farzın önemi büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(En faziletli cihad farzları ifa etmektir.) [İ.Ahmed]
(Herkes nafile ile meşgul iken, siz farzları yapmaya çalışın!) [Miftah-ün-necat]

(Farzı yapmakla Allahü teâlâya yaklaşıldığı gibi, hiçbir şeyle yaklaşılamaz.)
[Beyheki]
(Farz ibadetleri yapan, insanların en âbidi olur.) [İbni Adiy]
(Kazaya kalmış namaz borcu olanın nafile namazları kabul olmaz.) [Dürret-ül fahire]

Hazret-i Ebu Bekir, Hazret-i Ömer’e yaptığı vasiyette buyurdu ki:
(Allahü teâlânın gece yapman gereken hakkını gündüz yapsan ve gündüz yapman gerekeni de gece yapsan kabul etmez. Üzerine farz olan ibadetleri ödemeden nafile ibadetini kabul etmez.) [Kitab-ül Harac]
İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki:
(Nafilelerin farzlar yanındaki değeri, deniz yanında bir damla gibi bile değildir.) [m. 260] (Nafile ibadet, bir farzı terk etmeye sebep olursa, ibadet olmaz, zararlı olur.) [m. 123]
Şu halde, bir insanın bir lira zekat borcu olsa, bu farz borcunu ödemeden, bin cami yaptırsa, milyonlarca insana, milyonlarca lira sadaka verse kabul olmaz.
Sual: Zekat borcumuz var iken, sadaka vermemiz uygun olur mu? Yahut zekat parası ile yol, köprü, çeşme, cami yaptırsak mahzuru olur mu? Kaza namazı borcumuz var iken, çok sevap olan tesbih namazı, kuşluk namazı kılsak sakıncası olur mu?
CEVAP
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Farz ibadetin yanında nafile ibadetin hiç kıymeti yoktur, deniz yanında damla bile değildir. Melun şeytan, müminleri aldatarak, farzları küçük gösteriyor, nafileyi teşvik ediyor. Zekat verdirmeyip nafile sadakayı güzel gösteriyor. Halbuki bir altın zekat vermek, yüz bin altın sadaka vermekten daha sevaptır.) [Mektubat-ı Rabbani]

Milyonlarca sadaka vermekle, binlerce çeşme ve cami yaptırmakla hasıl olan sevap, bir kuruş zekat sevabına eşit olamaz. Çünkü çeşme ve cami yaptırmak nafile ibadettir, zekat ise farz ibadettir.
Peygamber efendimiz, kaza namazı borcu olanın nafilelerinin kabul olmayacağını bildiriyor. Ömür boyu nafile namaz kılınsa, iki rekat farz namaz sevabına kavuşulamaz.

Nafile namaz kılmak ve farz olmayan ibadetleri yapmak yerine farzı ayn olan [herkesin kendisine lazım olan namaz, oruç gibi] ilimleri öğrenmek lazımdır. Bir kimse ömür boyu nafile ibadet etse, bir sayfa farzı ayn olan ilmi öğrenmenin sevabına kavuşamaz.
Farz-ı ayn ilimden bir şey öğrensen eğer,
Dünyanın hazinesi etmez bu kadar değer.

Sual:
Zekatını vermeyen ve imkanı var iken borçlarını ödemeyen kimsenin yaptığı hayır hasenata sevap verilir mi? Duası kabul olur mu?
CEVAP
Zekat vermemek ve borcunu ödememek haramdır. Din kitaplarında, (Haram işleyenin, haram yiyenin duası kabul olmaz) ve (Farz borcu olanın nafileleri kabul olmaz) buyuruluyor. Zekat vermeyen zengin, binlerce fakirin hakkını gasp etmiş olduğu için ve Allahü teâlânın emrini yapmadığı için, bunun bütün hayratı, hasenatı kabul olmuyor. İmkanı varken borcunu ödemeyen de, böyle haklar altında kalmaktadır.

Zekatı gizli mi vermeli?
Sual:
Zekatı gizli vermek açıktan vermekten iyi midir, açıktan vermek riya olur mu?
CEVAP
Farz olan zekatı açıkça vermek riya olmaz, daha sevap olur. Zekatın böyle alenen verilmesi, zekatını vermemiş olmak töhmetinden kurtarır, başkalarına da örnek teşkil etmiş olur. İbni Abbas hazretleri, gizlice verilen nafile sadakanın sevabı, alenen verilenden 70 kat fazladır buyurdu. Açıktan verilen zekatın sevabı ise gizlice verilenlerine göre 25 kat fazladır.

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
Bir kuruş zekat vermek, milyonlarla sadaka vermekten, daha sevaptır. Zekat vermek, Allahü teâlânın emrini yapmaktır. Sadaka ve hayratın çoğu ise, ün, saygı ve nefsin şehvetlerini kazanmak için olur. Farzlar yapılırken araya riya, gösteriş karışmaz. Nafile ibadetlerde ise, gösteriş çok olur. Bunun içindir ki, zekatı, açıktan vermek lazımdır. (2/82)

Zekat verilecek kimseyi araştırmak
Sual:
Fakir olduğunu sandığımız birisine zekat verilir mi?
CEVAP
Zekat verilecek kimseyi araştırmak gerekir, zan üzerine zekat verilmez. Dinen fakir olup olmadığı araştırılmalıdır. Gerekirse kendisine sorulmalıdır. Sana zekat vereceğim demeden, dinen zengin misin, fakir misin gibi sorular sormalıdır. Borcun var mı gibi. Zaten zekat verirken, bunun zekat olduğunu söylemek gerekmez, hediyemdir dense de olur.

Sual: Bazı kimselere, “Zekat vereceğim, tanıdığınız fakir kimse var mı?” diye sordum. Onlar da, “Şurada bir fakir var, ona verebilirsin” dediler. Zekatımı verdim. Daha sonra, zekat verdiğim kişinin Müslüman olmadığını öğrendim. Zekatım sahih oldu mu? Yeniden mi vermem gerekir?
CEVAP
Müslüman olmayana zekat vermek sahih değildir. Ancak zekat verecek kimseyi soruşturup araştırarak, zekatını verdikten sonra, bunun zengin veya zekat verilmesi caiz olmayan biri olduğu anlaşılsa, zararı olmaz. Yani zekatınız sahihtir. Çünkü rastgele değil, araştırarak verdiğiniz için yeniden vermek gerekmez.

Sual:
Salih bir Müslümana, dinen fakir olup olmadığını sordum. Hesap etti. Nisaba ulaşmadığını, fakir olduğunu söyledi. Ben de zekatımı ona verdim. Aradan bir müddet geçtikten sonra, o kimse, ben yanlış hesap etmişim, dinen zenginmişim, verdiğin parayı da harcadım. Sen zekatını bir fakire ver dedi. Zekatımı tekrar bir fakire vermem gerekir mi?
CEVAP
Fakir mi, zengin mi diye, gerekli araştırmayı yaptığınız için, tekrar vermek gerekmez. Zekat verilebileceğini, soruşturup anlayarak, zekatını verdikten sonra, bunun zengin olduğu anlaşılsa, zararı olmaz; yani zekat kabul olur. Fıkıh kitaplarında deniyor ki:
Zekat verilecek olan kimse, fakir olduğunu, zekat alabileceğini söylemiş ise, bu kimsenin, zekat almaya hakkı olup olmadığını araştırmak gerekmez. Buna zekat verince, soruşturarak, araştırarak vermiş sayılır. (Nehr-ül-Faik)

Zekatı zorla almak
Sual:
İslamiyet’te, devletin, ticaret malı zekatını da zorla zenginlerden alacağını söyleyen Suriyeli yazarlar vardır. Devlet, zekatı zorla alabilir mi?
CEVAP
Hükümet, şu 5 malı alamaz: Emval-i batına, fitre, kurban, adak ve kefarettir. (Kuduri Şerhi)

Zekat mallarından altın, gümüş ve ticaret eşyasına Emval-i batına denir. Zengin kimse, bizzat kendisi verir. Zekat hayvanları ile topraktan elde edilen mallara Emval-i zahire denir. Zekat memurları tarafından toplanan Emval-i zahire zekatını, hükümet, zekat alması caiz olan yedi sınıftan her birine sarf eder. (Redd-ül Muhtar)

Sual:
Mezhepsizlerin her fikri yanlış mıdır? Mesela, (Zekattan başka malda da fakirlerin hakkı vardır) hadisine göre, zekatı hükümetin zorla alacağını, ayrıca sadaka vermeyenlerin fazla mallarına hükümetin el koyabileceğini bildirmeleri de mi yanlıştır?
CEVAP
Mezhepsizlerin her fikri değil, mezhepsiz fikirleri yanlıştır. Bahsettiğiniz hadis-i şerife mezhepsiz yazar yanlış mana veriyor.

Bu hadis-i şerif, sadakanın, zekat gibi farz olduğunu değil, nafile ibadetler arasında çok sevap olduğunu göstermektedir. Çünkü, zekat hakkını fakirlere vermeyenlere Cehennemde azap yapılacağı bildirildi. Sadaka hakkını vermeyenlere ise, hiç azap bildirilmedi. Sevabının çok olduğu bildirildi.

Bunun gibi, hadis-i şerifle bildirilen Müslümanın Müslüman üzerinde beş hakkından selam vermek, hasta ziyaret etmek ve davet olunan yemeğe gitmek haklarının da farz olmadıklarını İslam âlimleri sözbirliği ile bildirmişlerdir.

Dinimizde zekatı verilmiş mal, biriktirilmiş, gayrı meşru mal değildir. Bu malı, kimsenin zorla almaya hakkı yoktur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Zekatı verilmiş mal, biriktirilmiş, istif edilmiş mal değildir.) [Ebu Davud]
(Zekatını vererek mallarınızı zarardan koruyunuz!) [Hakim]

Görüldüğü gibi, zekatı verilen mal, kenz, [yani istif edilmiş, stok edilmiş mal] değildir. Zekatını veren, malın hakkını ödemiş olur. Kimse bu malı alamaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir müminin malını, onun rızası olmadan almak helal değildir.) [Ebu Davud]

Bir kimsenin mülkü, ondan izinsiz kullanılamaz. (Dürr-ül Muhtar)


Şafiilerin Hanefi mezhebini taklit etmesi
Sual:
Yeni evlendim. Hanımım Şafii mezhebinde. Zekatını Hanefi’yi taklit ederek verebilir mi?
CEVAP
İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Müslümanları sıkıştırmak, incitmek haramdır. Şafii âlimleri, kendi mezheplerinde yapılması güç şeylerin Hanefi mezhebine göre yapılmasına fetva vermişlerdir. Mesela Şafii mezhebinde sekiz sınıfın her birine zekat verilmesi gerekir. Bugün bu sınıfların hepsi olmadığı için zekat vermek imkansızdır. Bunun için Şafii âlimleri, Hanefi mezhebi taklit edilerek zekat verilmesine fetva vermiştir. Çünkü Hanefi mezhebinde bu sınıflardan birine vermek kâfidir.) [c.3,m.22]

[Zekat verirken, Hanefi mezhebini taklit eden Şafii’nin, namazda, oruçta ve diğer ibadetlerde de Hanefi’yi taklit etmesi gerekmez.]


Çeşitli sual cevaplar
Sual:
Namaz kılmayan, oruç tutmayan bir Müslümanın da zekat vermesi lazım mıdır?
CEVAP
Elbette vermesi lazım. Nasıl olsa, oruç tutmuyorum, zekatımı da vermeyeyim dememelidir! Hiç değilse, borcun birinden kurtulmalıdır!
Sual: Hastaya veya şuraya buraya yardım için verdiğimiz paralar zekat yerine geçer mi?
CEVAP
Geçmez. Zekat vermenin usulü vardır. Ona göre vermelidir!

Sual:
Nisap miktarına sahip akıl baliğ olmayan çocuk zekat verir mi?
CEVAP
Baliğ olmadıkça zekat vermez.

Sual:
Zengin çocuk, büluğdan önceki yılların zekatını verir mi?
CEVAP
Hayır.

Sual: Zekatım fitrelerimizle birlikte bir çeyrek altın tutuyor. Bir çeyrek altını hem zekatım için hem de fitrelerim için verebilir miyim?
CEVAP
Evet verilir.

Sual: Param yok. Zekatımı hesap edip taksitlerle versem caiz mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Verilen zekatın, fakirin veya vekilinin eline geçmesi gerekir mi?
CEVAP
Evet, gerekir.

Sual:
Zekatı fazla vermek iyi olur mu?
CEVAP
Elbette.

Sual:
Zekat altını hediye içine koyup fakire vermek sahih mi?
CEVAP
Sahih olmaz. Ancak fakir, içinden altın çıktı ne diye sorarsa, siz de hediye derseniz mekruh olarak sahih olur.

Sual:
Zenginmişim bilmiyordum. Bana zekat verdiler. Ne yapayım?
CEVAP
Bir fakire vermek lazımdır.

Sual:
Zekat borcunu ödemek için ödünç almak gerekir mi?
CEVAP
Hayır.

Sual:
Zekatı fakire verirken ödünç demek de caiz mi?
CEVAP
Evet.

Sual:
Ödünç altın isteyen fakire, zekata niyet edip verilse, zekat verilmiş olur mu?
CEVAP
Evet.

Sual:
Fakire zekat olarak bir altın verip (Bunun beş gramını al, kalanı benimdir) demek caiz mi?
CEVAP
Evet.

Sual:
10 sene önce zekat borcu bulunan bir kimsenin zekat borcunu nasıl ödemesi gerekir? O zaman elinde bulunan para miktarını biliyorsa, o zamanki altın kuruna göre mi hareket etmeli?
CEVAP
10 yıl önceki para ile ne kadar altın alınabiliyorsa, o altın esas alınır.
Sual:
Bir kimsenin 20 yıldan beri 100 gr altını olsa, zekat vermesi gerektiğini yeni öğrense, ne kadar zekat vermesi gerekir?
CEVAP
Öyle ise, 20 sene önceki 100 gramın % 2.5 ini verir, ikinci sene (19 sene önceki) için kalanın % 2.5 ini verir. İki sene sonra bu 96 gramdan aşağı düşeceği için artık zekatı verilmez.

Sual: Zengin zekat olarak ayırdığı altını masa üstüne koysa, fakir de galiba bunu bana zekat olarak bıraktılar diyerek alsa, zekat sahih olur mu?
CEVAP
Zengin, altını masa üstüne koysa, bir fakir de gelip masadan alsa, sahih olmaz. Fakir alırken, zenginin görmesi lazımdır. Fakir görmeden fakirin evine koymak da böyledir.

Sual: Fakir, verdiğim zekatı bana hediye etti. O miktar kağıt parayı fakirlere vermezsem günah mıdır?
CEVAP
Tenzihen mekruh olur.

Sual:
Fakire zekat olarak verdiğim altını, ucuz satın almam caiz mi?
CEVAP
Mekruhtur.

Sual:
Zekatta, altını düşük ayardan vermek mekruh mu?
CEVAP
Evet.

Sual:
Bankada nisap miktarının üstünde para var, yıllardır duruyor. Annem, siz okuyorsunuz, sizlere zekat gerekmez diyor. Doğru mu, yoksa zekat vermem lazım mı?
CEVAP
Para ne için saklanırsa saklansın zekata tâbidir. Zekatı fakirse ağabeyinize verebilirsiniz. Ana babaya verilmez. Amcaya dayıya halaya teyzeye vermek daha iyi olur. Zekat vermemek büyük günahtır.

www.ailevekadin.com