Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:
Merak Edilen Konular  >  Şehit Kime Denir  >  Şehit olmanın önemi  
 
Yazıcı için   Yazı boyutunu büyütmek için     
Şehit olmanın önemi

Sual: Herkes şehit olabilir mi? Şehit olmanın faydası ne?
CEVAP
Şehit, kendisine şahitlik yapılmış, Cennetlik olduğuna şahitlik edilmiş anlamındadır. Şahit manası da vardır. Çünkü Allah katında, ölü değil diridir. Şehit olmak için Müslüman olmak şarttır. Gayrimüslim nasıl ölürse ölsün veya öldürülsün şehit olmaz. Hayzlı veya cünüp ölmek şehitliğe mani değildir. Eshab-ı kiramdan Hanzala cünüp olarak şehit olmuştur. [Gusledecek kadar dahi vakit bulamamış, gazaya katılmıştı.]

Şehit olmak büyük nimettir. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Şehit kabir azabından emindir.) [İbni Mace, Beyheki, İ. Ahmed]

(Deniz savaşında şehit olanların, bütün günahları, hatta kul hakları da affolur.) [İbni Mace]

(Şehit, yakınlarından 70 kişiye şefaat eder.) [Beyheki]

(Şehit, ölüm acısı duymaz, kabirde üzülmez, kıyametin dehşeti, hesap, mizan, sırat onu rahatsız etmez, doğruca Cennete gider.) [Beyheki]

(Karada şehit olanın borçları ve emanetleri hariç, bütün günahları affolur. Denizde, suda boğularak ölen şehidin ise, borç ve emanetleri de dahil bütün günahları affolur.) [Ebu Nuaym]

Şehit, kanının ilk damlasında günahları affolur. Kabir azabından ve Kıyamet korkusundan emindir. Şehidin, kul haklarından başka bütün günahları affolur. Kul haklarını da, Allahü teâlâ Kıyamette helalleştirecektir. Suda boğularak ölen şehitlerin kul borçları da affedilir. Hak sahipleri, bu şehitten haklarını istedikleri zaman, Allahü teâlâ, (Ondaki haklarınızı benden isteyin) buyuracak, hak sahiplerine alacaklarını fazla fazla verecektir. Şehit de, sorgusuz sualsiz Cennete gidecektir.

Aşağıda yazının tamamına yakını İbni Âbidin hazretlerinin Redd-ül muhtar kitabından alınmıştır. Müslüman olmak şartı ile aşağıdaki 37 maddede bildirilen kimseler şehit olarak ölür. Hepsi de hadis-i şerifle bildirilmiştir:

1- Kendinin, komşusunun, can, mal ve namusunu müdafaa ederken öldürülen,

2- Haksız olarak hapsedilip ölen,

3- Mülci ikrah ile öldürülen, mesela bu içkiyi iç denilse onu içmesi caiz olur. Caiz olacağını bilmediği için, içmeyip öldürülürse, şehit olur.

4- Hırsızın, gaspçının, kapkaççının, yol kesicinin, eşkıyanın, yan kesicinin öldürdüğü kimse,

5- Yüksekten veya attan düşüp ölen, başına taş veya başka şey düşerek ölen,

6- Aslan, kurt gibi yırtıcı hayvanlar tarafından parçalanarak ölen,

7- Akrep ve yılan gibi zehirli hayvan sokmasından ölen,

8- Suda boğulan,

9- Yangında ölen,

10- Gurbette garip iken ölen,

11- Depremde, duvar ve enkaz altında kalarak ölen,

12- Sara, sari hastalıklar, ateşli hastalıklar verem, kanser, kolera, veba, şiddetli öksürük, ishal ve diğer iç hastalıkları sebebiyle ölen, [Ameliyat edilirken ölen.]

13- Soğukta gusledip ölen,

14- Hamile, lohusa ve doğumda ölen kadın,

15- Cuma günü veya gecesi ölen,

16- Aşkını gizleyip iffetini korurken ölen,

17- Emr-i maruf ve nehy-i münker yaparken öldürülen şehittir. Doğru imanı ve namaz kılmayı meydana çıkaranlar, dinini öğrenmek, öğretmek ve yaymakta iken ölen,

18- Allah rızası için müezzinlik yaparken ölen,

19- Deniz tutup kusarak ölen,

20- Beş vakit namazı doğru olarak kılan,

21- Kuşluk namazı kılan,

22- Yolculukta da vitir namazını terk etmeyen,

23- Her ay üç gün oruç tutan,

24- Abdestli iken ölen, abdestli yatıp ölen,

25- Namazda iken ölen,

26- Günde yirmi kere ölümü düşünen,

27- Dine uygun ticaret yapan,

28- Gıda maddelerini ucuza satan,

29- Helal kazanıp çoluk çocuğunun din bilgisi öğrenmeleri ve ibadet yapmaları için çalışan,

30- Altmış yaşını geçen salih kimse,

31- Günde 25 kere "Allahümme barik li filmevt ve fi-ma bad-el-mevt" okuyan,

32- Müdara eden, yani insanlarla iyi geçinen, dinini koruyabilmek için dünyalık veren,

33- Ölüm hastalığında, kırk kere "La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü min-ez-zâlimin" okuyan,

34- Günde yüz defa salevat-ı şerife okuyan,

35- Her gece Yasin okuyan, sabah akşam Haşr suresinin sonunu okuyan,

36- Allah yolunda şehit olarak ölmeyi isteyen,

37- Günah işlerken zulmen öldürülen.


Sual: Şehit, ölürken, merminin veya kılıcın acısını duyar mı?
CEVAP
Duymaz.

Sual: Suçsuz asılan, şehit olacağı için, ölüm acısını duyar mı?
CEVAP
Duymaz.

Sual: Şehit, öldüğü bedenle mi dirilecektir?
CEVAP
Herkes öldüğü gibi dirilir, sonra sıfatına uygun şekil alır.

Sual: Dinini, vatanını, namusunu korumak için harbe gidenlere ve şehit olanlara ne gibi sevaplar verilmektedir?
CEVAP
Menâkıb-ı Çihâr Yâr-i Güzîn kitabında hazret-i Hasan'dan rivayetle şöyle nakledilir:

“Hazret-i  Ali  bir gün insanları cihada teşvik ediyordu. Bir şahıs ayağa kalkıp;

- Ya imam, bize cihadın ve gazanın sevabından haber verir misiniz? dedi. Hazret-i Ali buyurdu ki:

- Bir gün Resul-i ekrem ile gazaya gidiyorduk. Senin gibi, ben de Resul-i ekreme;

- Ya Resulallah, bize gaza ve cihadın sevabından haber verir misiniz diye arz edince buyurdular ki:

(Bir kavim gazaya niyet eylese, Allahü teâlâ onlar için Cehennemden kurtuluşuna berat yazar. Allahü teâlâ sefere hazırlananlarla meleklere öğünüp, buyurur ki; “Görün, benim kullarımı, benim yolumda gazaya hazırlanırlar.” Hak teâlâ melekler gönderir ve onları hıfzederler. Her sevapları iki kat yazılır. Harp için yola çıkınca, o kadar sevap verir ki, dünyadaki bütün insanlar katip olsalar, onun hesabında aciz olurlar. Harbe başlayınca, melekler onları çevirip, yardım ve zafer için, dua ederler. Arşın altından bir melek, “El-cennetü tahte zılâl-issuyuf” yani Cennet kılıçların gölgesi altındadır diye, nidâ edip, çağırır. Kılınç dokunup, her şehit olana, sıcak günde soğuk su içmiş gibi, lezzetli gelir. Yere düşmezden evvel, kendisine müjde verilir. Yere düşünce bir ses; “Merhaba ey temiz ruh! Temiz bedeninden çıktın. Allahü teâlâ senin için Cennetinde o kadar sevap, ecir, mülk ve nimetler hazırlamıştır ki, ne gözler görmüş, ne kulaklar işitmiş ve ne de kimsenin hatırına gelmiştir denir.)

Resul-i Ekrem  efendimiz devamla buyurdu ki:
(Allahü teâlâ o şehit hakkında buyurdu ki; “Her kim onu razı ederse, beni razı eder. Her kim onu incitirse, beni incitir.” Allahü teâlâ, şehitlerin ruhlarını yeşil kuşların kursağına koymuştur. Cennete girip, yemişlerinden yerler. Şehide Cennet-ül firdevsde yetmiş köşk verirler.)

Resulullah efendimiz daha sonra yemin edip, buyurdu ki:
(Kıyamet gününde, şehitler yerlerinden kalkıp, mahşer yerine gelirler ve süslü kürsîler üzerine otururlar. Her şehit evladından, ehlinden, akrabasından ve ahbabından çok kişiye şefaat edecektir.) Hazret-i  Ali;  Server-i Enbiyâ bunu böyle buyurdular demiştir.”

 

 
Geridön
 





Dünya Namaz Vakitleri


Türkiye Takvimi


Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.